Page Nav

HIDE

Grid

GRID_STYLE

Post/Page

14

Read More

Months

Related Posts

View All

Next

Previous

Edit this post

Search...

Classic Header

{fbt_classic_header}

Header Ads

//

Breaking News

latest

13 Aralık 2016 Salı

Rubai

Rubai: Divan edebiyatına İranlIların kattığı bir nazım biçimidir. Tek dörtlükten oluşur. Uyak düzeni “aaba”dır. Her dizesi birbiriyle uyaklı rubailere uba-i musarra ya da terane denir.
Kendine özgü 24 değişik aruz kalıbıyla yazılan rubainin her dizesi ayrı bir ölçüde olabildiği gibi, dizelerin dördü de aynı ölçüde olabilir.
Rubaide genellikle felsefi konular, aşkla, şarapla ve yaşamla ilgili düşünceler, tasavvufi konular, yoğun ve vurucu bir biçimde anlatılır. Bazen nükteli olur. Şairler rubaide mahlas söylemezler. Rubailer, divanların sonunda “rubaiyyat” başlığı ile sıralanır.
Dünyanın en büyük rubai şairi, İranlı Ömer Hayyam’dır. Divan edebiyatımızda Mevlana'nın (13. yy.) Farsça yazdığı rubailer bu türü yaygınlaştırmıştı. Fuzuli'nin de (16. yy.) usta işi rubaileri vardır. Rubai yazmayı meslek edinen tek şair Azmizade Haleti’dir. (17. yy.). Cumhuriyet Dönemi’nde de Yahya Kemal Beyatlı, Hayyam’dan çeviri yapmış ve kendisi de usta işi rubailer yazmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder